Ocak 7, 2011

Yılın komedisi ‘Eyyvah Eyvah 2’ Kalkıp oynama ihtimalinize karşın hazırlıklı olun.

Posted in film yorumları tagged , , , , , , , , , , , , 8:20 am tarafından fundasen

BKM filmden Eyvah Eyvah 2 Cuma günü vizyona giriyor. İlk filmiyle de son derece başaralı gişe yapan Eyvah Eyvah 2 nin ilk filmin başarısını yakalayacağına eminim.
Son derece başarılı ve unutamadığımız projelerde karşımıza çıkan Hakan Algül yine oldukça başarılı bir işe imza atmış. Film sizi son derece hoş bir Trakya türküsüyle karşılıyor “Karaçalı”. Kalkıp oynama ihtimalinize karşın hazırlıklı olun.

Hem çekimlerin yapıldığı Geyikli’nin muhteşem doğası hem de yönetmenin yakaladığı kareler açısından da film oldukça zengin. Kahramanlarımız bıraktığımız yerdeler.

Birinci filmde ki İstanbul maceramızdan sonra kahramanımız Hüseyin Badem (Ata Demirer) babasını, gangsterlerden kaçırdığı şarkıcı Firuzan’ı(Demet Akbağ) ve terzi hemşerisi Ramiz’i de (Bican Günalan) yanına alarak geyikliye dönmüştür. Oyunculuğunu her zaman beğendiğim Ata Demirer’in yanında yer alan kadronun muhteşemliği ile film cidden keyif alınır hale geliyor. Türk tiyatrosunun mütevazı duayenlerinden Salih Kalyon Halil Dede rolüyle, yine aynı değerde oyunculuğuyla Tanju Tuncel Hatçe Nine olarak bizi Trakya insanının o inanılmaz sevecenliğiyle buluşturmayı çok iyi başarıyorlar. Firuzan rolündeki Demet Akbağ içinse söylenecek çok bir şey yok zaten. Gerçekleştirdiği her projede Türk halkının kalbini feth etmeyi uzun zaman önce başarmış bir oyuncu. Bu filmde de hem delikanlı, hem zeki hem de hazır cevap Firuzan karakteriyle izleyiciyi yakalamayı başarmış. Bu muhteşem kadroya eşlik eden Müjgan rolündeki Özge Borak’sa oldukça güzel bir iş çıkarmış. Kimsenin hakkı kalsın istemiyorum. Filmdeki oyunculuklar baştan sona çok iyi. Hiç kimse rolüne eğreti durmamış. Geyikli saz ekibi ise gerçekten muhteşem. Müjgan’ı kurtarma operasyonu esnasında yapılan acemice saklanma sahnelerini ise komedi filminin bir unsuru olarak değerlendirip göz ardı ediyorum.

Gelelim Filme, Hüseyin’in bütün derdi Müjgan’dır. Firuzan ablasından aldığı yüzüğü, güzel bir kalem kutusuna koyduktan sonra geriye bir tek Müjgan’a açılmak kalmıştır. Kasabaya yeni atanan doktor ilk başlarda kahramanımızı çok üzse de; rakı sofrasında öğrenilen gerçeklerden sonra bizimki oldukça pişman olur. Sevdiği kızın anne ve babasıyla ilk karşılaşma oldukça talihsiz bir tesadüfle gerçekleşir. Ondan sonra da olaylar çorap söküğü gibi gelişir. Eski bir asker olan baba durumu anlayınca “Benim çalgıcıya verecek kızım yok” diyerek Müjgan’a da Hüseyin’e de resti çeker. Müjgan’ı görebilmek için çareler arayan Hüseyin sevdiği kızın kaçırılışına tanık olup peşine düşer. Ondan sonraki olaylar zinciri ise tam bir komedi. Filmin sonunda Firuzan’ın da hak ettiği şöhreti yakalaması ise izleyicinin yüzünü gülümsetmeye yetiyor.Hüseyin Badem ile Müjgan’ın sevgisi filmin bazı yerlerinde sizi ağlatacak buna da hazırlıklı olun.

Hem doyasıya güldüren hem de bazı sahnelerinde gözyaşlarınızı tutamayacağınız harika bir film olmuş. Bu filmi son zamanlarda yapılan yerli yapım komedi filmleriyle kıyaslamayacağım çünkü kıyaslamaya kalkmak bile bu emeğe haksızlık olur.

Basit ama temposu hiç düşmeyen senaryosu ile sıcacık, içten görmeyi özlediğimiz yurdum insanını filmin her karesinde her karakterde görebilirsiniz. Tüm ekibin ellerine sağlık diyorum.